Bu arada bir de “Dünya Kupası”…
Vasco da Gama’nın ilk kez 15. yüzyılda ayak bastığı kara parçası, bugünün Brezilya’sı idi. Portekiz Kralı adına el koymuştu, önce buraya;VeraCruz (Gerçek Haç) adını verdi ama sonra Portekiz Kralı SantaCruz (Kutsal Haç) diye değiştirdi. Yıllar geçti veen sonunda bu toprakların adı,bölgede yetişen bir ağaç türü olan “Paubrasil”den esinlenerekBrezilya oldu. İşte şimdi bu ülke, 12 Haziran-13 Temmuz 2014 tarihleri arasında FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapıyor. Daha önce 1950’de de bu organizasyonu gerçekleştirmişti. Aynı Meksika, Almanya, İtalya ve Fransa gibi…
Turnuva boyunca ülkenin 12 şehrinde, 64 maç oynanacak. Bu şehirlerin bazılarında mevcut stadyumların kapasiteleri artırılırken,bazılarına ise yeni statlar inşa edildi. Spor endüstrisinin ülke tanıtımına ve turizmine katkıları malum. Bu etkinin büyüklüğü, organizasyonun yaygınlığı ve alınan etki ile doğru orantılı. Dünyadaki en yaygın ve ilgi çeken spor organizasyonu. Futbol ziyafetinin yanında, ev sahibi ülke ve şehirlerindeki turizm ve ekonominin canlanması için biçilmiş kaftan.
20. Dünya Kupası’nda 32 ülke şampiyon olabilmek için canla başla mücadele veriyor. Ernst&Young denetim ve danışmanlık firmasına göre Dünya Kupası, dünyadaki 6. büyük ekonomi. Brezilya’da 2010-2014 yılları arasında 64 milyar dolarlık pazarla birlikte 3.6 milyon kişi bu dönemdeki oluşumlarda istihdam etmiş. Süreç içinde ise 2 milyon üzerinde turist bekleniyor. Elbette bununla bitmiyor, bu organizasyonun olumlu etkisi bütün yıla yansıyor… Brezilya’nın GSYH’sine 2010-2014 aralığında yüzde 2.17’lik pozitif katkısı var, yani 29 milyar dolar demek oluyor.
Yılda yaklaşık ülkeye gelen 5.5 milyon turiste bu futbol şöleniyle yaklaşık 2 milyon turistin eklenmesi,ekonominin hareketlenmesiyle vergi gelirlerinde de artacak.Turizmin yanı sıra domino etkisi inşaat, ulaşım, perakende, iletişim, finans, gıda, güvenlik gibi sektörlerde de kendini göstererek 2018’lere dek sürer.
Şimdi birde bize bakalım… 20 yıldır süren olimpiyat macerası,arada ağıza çalınan bal gibiev sahipliği verilen organizasyonlarla avutulan bizler…
Bu yıl organizasyonda yine yokuz.Tıpkı 2006 ve 2010’da olduğu gibi…Yukarıda bahsettik; neler kaçtı bir bilseniz…Yaklaşık 1.4 milyar dolar! Türkiye, 2006 Dünya Kupası’na katılamama nedeniyle yaklaşık 300 milyon dolar kaybetti. 2010 yılında ise bu rakamın 450 milyon dolara çıktığını görüyoruz. Bu iki rakamın oransal farkından ilerleyerek bu senede kaybettiği yaklaşık gelirler 650 milyon doları da eklediğimizde, üç Dünya Kupası nimetinden mahrum oluşumuzun faturası gözler önüne seriliyor. Kim çıkardı bu kupayı kardeşim! Bizi ancak “seçim kupası” paklar…