felsefe taşı

Bugün atalarımın kurduğu Nysa ve Tralles şehirlerini ziyaret ettim. Muhteşem iki antik şehir, muhteşem iki ata şehri. Yunanlıların elinde olsa en az 20 euroda girebileceğimiz ve oraya dokunma buraya dokunma şeklinde özel korumalarla gezebileceğimiz şehirde 5 tl’ye cirit attık. Ve o ne güzel tiyatroydu, o ne güzel gymnasium’du, o ne muhteşem meclis binasıydı… Bayıldım bayıldım… Zeytin ağaçları ve muhteşem doğa içindeki bu ata şehrinde kendimden geçtim…

Anadolu ne zengin ve atalarımız ne verimli çalışmışlar. Dünyanın hangi bölgesinde bu kadar yoğun ve bu kadar güzel korunmuş antik kentler vardır ki… Gez gez bitiremiyoruz… Bugün gittiklerimiz pek de bilmediklerimizdi. Öyle Efes gibi, Bergama gibi, Truva gibi… popüler değildi belki ama harika bir şehirdi… Cidden çok ama çok zenginiz ama zenginliği parada pulda, yok yakın tarihte arıyoruz. Halbuki sırf kültüre ve Anadolu tarihini yönelirsek, sadece turizmden gelen parayla güzelleşmeyiz, o muhteşem geçmişimizle bütünleşmiş varlıklarımızla dünya halkları arasında saygınlığımız katlanarak artar.

Türkler, Orta Asya’dan gelip buraları işgal etmiş işgalci bir kavim değildir. Bizler, her zaman bu topraklarda varolmuş birbirinden güzel halkların kaynaşmasından ortaya çıkmış, güzel insanlarınız. Sadece kendinin çok farkında olmayan Anadolulu ruhlarız… Bugün o güzelim şehirlerde gezerken ruhumun bütünleştiğini hissetttim oralarla ve Anadolu’da dünyaya geldiğim için bir kere daha şükran hissettim…

Ve daha keşfedecek yüzlerce şehir var. Mesela koca bir Antalya var ki adımımı bile atmadım. Sagalassos var, Kibirya var, var Allah var… Bu ülkenin en önemli mesleklerinden birisi arkeoloji olacakken, arkeologların rüyalarını süsleyen topraklara sahipken, gariplere müze görevlisinden hallice davranıyoruz. Ondan sonra da ekonomi krizlerle niye boğuşup duruyoruz diye düşünüyoruz.

Sen anneni reddetmişsin, sana can veren yumurtayı, Anadolu’yu kabul etmemişsin. Kendini babanın enerjisinin, yani spermin, yani Orta Asya’dan göçenlerle bütünleştirmişsin. Ama onu bile yapamamışsın. Orta Asya kültürünü gömmüşsün, seninle alakası olmayan şeylerin peşinde koşmuşsun. Anne bolluk bereketin gelişidir, baba bolluk bereketin kalışıdır. Senin annenle de aran bozuk, babanla da tabii ki bunca zenginlik içinde yokluklarla yaşarsın…

Ey sevgili atalarım… Damarlarımda kanları dolaşan Anadolulular, Orta Asyalılar… Önünüzde saygıyla eğiliyorum ve bir Anadolulu olarak mirasımın değerini biliyorum… Bastığım yerleri toprak diyerek geçmeyeceğim, taş deyip küçümsemeyeceğim. Atalarımından olanı, atalarımdan bilip, kucaklayacağım… Tüm Anadolulu kardeşlerimle birlikte…

Ey Nysalılar, Ey Trallesliler… Ey sevgili atalarım… Bu güzeller güzeli şehirler için sizlere binlerce kez, sonsuz kez teşekkürler…