Nilgün Marmara
1958 yılında balkan göçmeni bir ailenin büyük kızı olarak İstanbul’da dünyaya gelen Nilgün Marmara, Moda’da, klasik müzik dinlenen, kitap okunan bir evde büyüdü. Maarif kolejini bitirdikten sonra Boğaziçi Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı bölümünde devam etti eğitimine. Üniversite hayatında sol görüşlü, bohem bir tarza sahip bir öğrenciydi.
Derslere girmektense, okulun merdivenlerde oturup, düşünmeyi tercih eden Nilgün Marmara, mezuniyet tezi olarak Sylvia Plath’ın şairliğinin İntiharı bağlamında analizi adlı çalışmayı hazırlamıştır. Bu tez daha sonra Everest yayınları tarafından kitaplaştırılmıştır. Alman yazar Sylvia Plath Nilgün Marmara’yı çok etkilemiştir. İki kadının ortak yanlarından birisi de manik depresif hastalığıyla mücadele etmek zorunda kalmalarıdır.
1982 yılında evlenen Nilgün marmara bir süre eşiyle birlikte Libyada yaşamış daha sonra ülkesine dönmüştür. Doktorlarının ialçalarını aksatmaması yönündeki tavsiyelerinin tersine alkole ağırlık vermiş, alkolle birlikte antideprasanları kullanmıştır. Bir çok dergide yayınlanan şiirleri genç şairlerin yanında ünlü şairleri de etkisi altına almıştır. Ece ayhan, Lale Müldür, Cemanl Süreya dostları arasındadır. Cemil Süreya genç şairi Amerikalı yazar Scott Fıtzgerald’ın karısı Zelda’ya benzetmiş bu yüzden lakabı çılgın Zelda olmuştur.
1987 yılında yirmi dokuz yaşındayken Kızıltoprak’taki beşinci katta olan evinin penceresinden atlayarak yaşamına son vermiştir. Ölümünden sonra 1977-1987 yılları arasında yazdığı şiirler vasiyeti üzerine eşi ve dostlarının kararıyla, Daktiloya Çekilmiş Şiirler adıyla yayınlanmıştır. Günlükleri ise Günseli İnal tarafından toplanarak Kırmızı Kahverengi Defter ismiyle kitaplaştırılmıştır.
KUĞU EZGİSİ
Kuğuların ölüm öncesi ezgileri şiirlerim,
Yalpalayan hayatımın kara çarşaflı
bekçi gizleri.
Ne zamandır ertelediğim her acı,
Çıt çıkarıyor artık, başlıyor yeni bir ezgi,
-bu şiir –
Sendelerken yaşamım ve bilinmez yönlerim,
Dost kalmak zorunda bana ve
sizlere!
Çünkü saldırgan olandan kopmuştur o,
uykusunu bölen derin arzudan.
Büyüsünü bir içtenlikten alırsa
Kendi saf şiddetini yaşar artık,
-bu şiir –
Kuramadığım güzelliklerin sessiz görünümü,
ulaşılamayanın boyun eğen yansısı,
Sevda ile seslenir sizlere!