Fatma Makbule Leman
Yenilenme döneminin, şair Nigar hanımla birlikte önemli isimlerinden birisi olan Fatma hanım, 5. Murad’ın kahvecibaşısı İbrahim efendinin kızıdır. 1865 yılında İstanbul’da doğmuş, özel eğitim görmüştür. Danıştay üyesi şair Mehmet Fuat’ın eşi olan yazar, evinin selamlık bölümünde kız öğrencilere dilbilgisi ve farsça dersleri vermiştir. 1895’de bir kadın grubu tarafından çıkarılan ve amacı kadınları bilgilendirmek, kadın yazarların eserlerine yer vermek olan, hanımlara özel bir gazetede baş yazarlık yaparak, gazetede yazı yazan ilk kadın yazar ünvannı almıştır.
Eserlerinde biçim olarak divan şiirini benimseyen Fatma Makbule Leman’ın ilk şiiri Hazan, Tercüman-ı Hakikat’de yayınlanmasının ardından 1893’den itibaren Hazine-i Fünurt’da bir çok şiiri yer almıştır. Hayattayken on iki şiiri yayınlanan yazarın deneme ve hikayeleri de bulunmaktadır . En sevilen eserlerinden birisi, kadınların var oluş mücadelesine atıfta bulunduğu Kadınlık isimli şiiridir. Ölümnden sonra bütün eserleri Makes_i Hayal adıyla okurla buluşmuştur.
2. Abdühamit tarafından şefkat nişanı ile ödüllendirilen yazar için, Fatma Aliye “ Kadınlık temini en karanlık devrelerinde bir yıldız gibi aydınlattığını, yürekli kalemiyle görülmedik güzellikler yarattığını” söylemiştir.
1090 yılında Göztepe’de hayata veda eden yazar, kadının kimlik kazanıp, toplumsal hayatta yer edinebilmesi ve özgürleşmesi için uğraş vermiştir.
MÜNACAT
Ey lûtfi azîm Zülcelâlim
Malûm sana şu gâmlı hâlim
Mihnetle ne rütbe bîmecalim
Takririne yoktur ihtimalim
Malûm sana şu gâmlı hâlim
Mekşuf sana bütün melâlim
Ey kâşifi cümlei hafaya
Darusi bulunmuyor da asla
Etmekde maraz, vücudüm ifna
Bir sende ümidi şevki balim
Pek müdhiş olur derim zevalim
Etmese zevale derdü illet
Fikrimce iki garibi elbet
Berbad kılar bu hicrü firkat
Bir sahibi mâderü iyalim
Ey Haliki Mutlakı Avalim
Esrarın eder ukuli nâçar
Raftarü hiram içinde âsar
Bir yekli letâfet eyler izhar
Emrinle mevasiminde daim
Vaktinde açar bütün çiçekler
İhtar kim eyliyor nihani
Gûya ki bahar imiş zamanı
Meşşatei nuri hüsnü ani
Kim etti baharı ya mübeşşer
Baran olarak inen zemine
Göklerdeki renk renk sehaib
Yerden mi çıkar göke acaib
Ya kimdir olan o hake sahib
Mensub İlâhî âlemine
Tarikiî leyl içinde tâban
Bak kevkebü mahi ruhperver
Derler şu sebeple lem’a küster
Hurşid imiş eden münevver
Hurşide kim etti nuri ihsan
Sensin veren intizamü darat
İnşad buyurdun cihane
Ey sahib olan cismü câne
Mâruz ise can imtihane
Şâyan değil midir mükâfat
Etmekde celâletin Efendim
Emvatı beka içinde ihya
Bir şey mi bana cihanda hâşâ
Bir taze hayatı sıhhat ita
Bir haste zaifi müstemendim