Global Dijital İsyan
Internette arama yapmak ücretli olsa tüm dünyada kaç internet kullanıcısı isyan ederdi? Peki Facebook’a, Instagram’a, Twitter’a bir şey eklemek ücretli olsaydı?
Bedava olan her şey değersiz midir? Sadece maddi açıdan değil. Emek sarf etmeden mesela. Son yıllarda bu konu özellikle Cumhuriyet Devrimleri açısından gündeme getiriliyor. Benzer durumu bilgi toplumu açısından irdeleyelim.
Bilgi toplumunun en kritik olgusu olan nesnel enformasyonu elde etmek (ve ondan istifade ederek hayat kalitesini artırmak, ona anlam katmak) neden ıskalanıyor? Koskoca bilgi toplumundan anladığımız, “Dün akşam hangi arkadaşımız nerede ne yemek yemiş” fotoğraflarının izini sürmek mi?
Herhangi bir web sitesine gitmek için tarayıcımızın ilgili yerine web sitesinin adını bile yazmak pek çoğumuza zor geliyor. Tarayıcı açıldığında Google gibi bir arama motoru otomatik olarak açılıyor. Sitenin adını oraya yazıyoruz. Gelen listedeki web sayfa adresinin linkine tıklayarak ulaşıyoruz.
Buradaki değer-bilmezlik Google gibi arama motorlarının tüm o arama sonuçlarını ekranımıza ücretsiz olarak getiriyor olmasıyla da ilgili. Çünkü nesnel enformasyon bugün internette bedava.
“Buna da mı para ödeyeceğiz?” diye soranlardan içtiği suya para “ödemeyen” kaç kişi var? Neden musluklardan akan suyu içemiyoruz? Çünkü onu kirlettik. Enformasyon için dijital çağın “hava”sı deniyor; dijital soluk alıp vermeye imkan tanıyan. İklim değişikliklerinden dolayı yarın gereksinim duyduğumuz temiz havayı solumak için bile para ödemek zorunda kalır mıyız? Bir zamanlar musluklardan akan temiz suyu içenler, “Hiç şaşırmam” diyecektir. “Tüm renkleri hızla kirlettiğimize” göre. Dijital soluk alıp vermek için gerekli olan objektif enformasyon da benzer bir akıbetle karşı karşıya kalabilir.
Bugün enformasyona değil, ona ulaşmaya para ödeniyor. Neredeyse tüm yiyeceklerin bedava olduğu bir lokantaya giriş ücreti gibi. “İşte sana şu fiyata aylık şu kadar internete erişme kapasitesi; onunla ne yaparsan yap”. O aylık ödemeyi yapmadan ne yazık ki internete, enformasyona erişemiyoruz.
Yarın belki bu erişim ücreti farklı bir kılığa bürünecek. Belki internete erişmenin haricen bir fiyatı olmayacak ama başka müeyyideleri kabul etmek zorunda kalacağız. Diyelim ki her sene piyasaya çıkan akıllı telefon modellerinden birisini almak ve yıl boyunca onun taksitlerini ödemek zorunda kalacağız.
Şu an marjinal konumda olan enformasyona para ödeme modeli zaman içinde yaygınlaşabilir. Bugün bile iş dünyasında bazı fizibilite, simülasyon ya da tahmin raporlarına ücretsiz erişmek mümkün değil. Artık bireyler de herhangi bir konuda sahip olduğu herhangi bir bilgiyi internette para ile satışa çıkardığında yaygın olarak müşteri bulması söz konusu olabilir.
Bu ücretlendirmenin arama motoru seviyesine kadar ulaştığını düşünün. Para vermeden arama yapmak yok! 4. Sanayi Devrimi denilen evresindeki kapitalizm nihayet bilgi toplumunu esir alıp, onu kendi paradigmasına göre dönüştürürse, bugün dönüp yüzüne bakmadığımız, değerini bilmediğimiz pek çok ücretsiz bilgi toplumu imkanının yakın gelecekte ücretli hale geldiğini görebiliriz.
Ama merak etmeyin. Facebook’ta, Instagram’da paylaşımda bulunmak, Twitter’da dedikodu yapmak yine de ücretsiz kalacaktır. Yoksa isyan çıkar; tüm dünyada!