Neye Odaklandığındır Seni Gösteren!
Biz İnsanlar gölgelerimizle ile yüzleşmemek adına sürekli kendi dışımızdaki diğer insanlarda kusur aramaya odaklanabiliyoruz. Bu yüzden o nitelemeler, o kalp kırmalar, o dedikodular vs… Hatta bu gölge arketipini şimdi sosyal medyada sıklıkla hiç tanımadığı insanlarla karşılamaya çalışan bir kesim olarak görmekteyiz. Oysa neye odaklandığımızdır bizi gösteren…
“İnsan gölgesiyle yüzleşmedikçe, onu projekte eder durur ve bu durum ruhta derin yaralara yol açar.” Carl Jung
“GÖLGE” bilinçaltı bir komplekstir.
Şuur ve benliğin karşıtı, tersidir.
Jung, istenilmeyen, kabûl görmeyen tüm kişisel özeliklerin gölge arketipine dâhil olduğunu söylüyor
Örnek olarak biri kendini nazik ve kibar olarak tanımlıyorsa onun gölgesi kaba ve katıdır.
Acımasız birinin gölgesi çok naziktir.
Kendini çirkin olarak tanımlayan kişilerin gölgeleri güzel olmaktadır.
Gölge ne zaruri iyi ne de zaruri kötüdür.
Jung’un deyişiyle “GÖLGE”;
İçimizdeki engellediğimiz her şeyi yapmak isteyen,
olmadığımız her şey olan,
Dr.Jekyll’ımıza karşın, Mr.Hyde’ı temsil eden aşağılık varlıktır.
Işık (bilinç) olmadan gölge (bilinçdışı) olmaz.
Gölge kaçınılmaz bir olgudur ve insan doğası o olmadan bütünleşemez.
Çünkü gölge, doğal yani içgüdüsel insandır.
Bilinçaltını bilince açan kapı daima aralık tutulmalıdır.
Bilinçaltımız aysbergin su altındaki görünmeyen geniş kısmını kapsar.
Burası farkında olmadığımız ancak başka insanlara yansıttığımız (projeksiyon) gölgelerimizin karanlık ve muamma diyarıdır.
«Gölge» olgunlaşma ve eğitim ile değiştirlemediği için, özüyle çocuksu (infantil) karakterdedir.
«Gölge»nin bu yapısal özelliklerinden bir çoğu, kişi tarafından kabul edilemez
ve bu kabul edilmeme oranında da, kişi için tehlikeli olur.
Jung gölge dokunun varlığını bilinçaltından şuura kavuşturmanın önemini vurgulamaktadır.
Yapılması gereken en sağlıklı şey oradan diğer tarafa geçmeye çalışan malzemenin farkına varıp onu (çoğunlukla bir uzman yardımıyla) eğitmektir.
Eğer bu kapıyı sıkıca kapar ve bu hassas geçidin başına da bilinçli aklımızı muhafız olarak dikersek (bastırma) dramatik histeri paralizlerinden, en ağır psikosomastik hastalıklara kadar yol açarız.