Dijital miyiz?
Türkiye nüfusunun üçte ikisi internete erişebiliyor. Dünyada ortalama günde altı saat olan internet kullanımı Türkiye’de yedi saatin üstünde. Sosyal medya kullanımında ilk ondayız.
Dünya nüfusu yedi milyarı internet nüfusu ise dört milyarı geçti. Türkiye’deki internet nüfusu için çeşitli veriler var. 47 milyon ile 56 milyon arasında değişen. Bu dört milyar kişi günde ortalama altı saatini internette geçirirken Türkiye’de bu süre yedi saatin biraz üstünde; yedi saat dokuz dakika! Bu yedi küsur saatin yaklaşık üç saati ise (2 saat 48 dakika) sosyal medyada geçiyor.
Sosyal medya açısından bakıldığında Türkiye 51 milyonluk kullanıcı sayısıyla en çok Facebook kullanan ülkeler içinde dokuzuncu. 33 milyonluk kullanıcı adediyle de en çok Instagram kullanan ülkeler içinde beşinci.
Her gün lazım mı internet? Türkiye’deki internet kullanıcılarının %84’ü için evet. En çok erişilen web siteleri listesi bunun bir başka göstergesi. İlk on site şöyle: Google Türkiye, Youtube, Google, Sabah, Haber7, Facebook, EnSonHaber, ONeDio, Sahibinden, Instagram.
Google’a erişenlerin aradıkları en popüler kelimeler ise şöyle: Facebook, Youtube, hava durumu, Sahibinden, Son Dakika, Google, Haber, Çeviri, Haberler, Instagram.
Peki mobilde ne durumdayız? Türkiye’de 59 milyonun biraz üstünde mobil kullanıcı var. Toplam mobil hat sayısı ise yaklaşık 73 milyon. Akıllı telefonlar en çok fotoğraf veya video çekmek için kullanılıyor (%44). En çok kullanılan mobil uygulamalar ise WhatsApp, Facebook, Instagram, Facebook Messanger, Twitter, Sahibinden, SnapChat, LetGo, Yandex.Navigator ve IsCep.
E-ticaret hacmi de ülkemizde 5 milyar 738 milyon dolar düzeyinde. Bunun yaklaşık 2.2 milyar doları elektronik, 1.8 milyar doları seyahat, 1.2 milyar doları ise giyim kuşama yönelik. İsveç’te internet nüfusunun %59’u internet bankacılığı kullanırken bu oran Türkiye’de %40 düzeyinde.
Öte yandan ülkemizdeki internet kullanıcılarının %70’i teknolojik gelişmelerin getirdiği fırsatların risklerden daha yüksek olduğunu düşünüyor. Ki bu oran oldukça iyi. Kıyaslama yapmak açısından örneğin ABD’de bu oran %54, Almanya’da %37, Çin’de %58.
Bu istatistikleri nasıl okumalı? Türkiye dünya genelinin biraz üstünde bir yaş ortalamasına sahip (Türkiye:31.4, Dünya:30.6). Türkiye internet erişiminden ve internette zaman geçirme açısından fırsatı yakalamış durumda. Ancak teknolojiyi, dijitalleşmeyi daha ziyade tüketim amacıyla kullandığı ortada. Yani teknolojinin sunduğu fırsatı hayata geçirmiş olduğundan pek bahsetmek mümkün değil.
Kendi nüfusunun yaklaşık tamamını internete bağlamış ülkelerin yanında (örn. Katar, BAE, İzlanda, Danimarka), Türkiye %67 ile orta sıralarda yer almakta. Bu da dijital uçurumun temelde hala bir sorun olarak yerini aldığını gösteriyor. Mobil kapsama alanın %99’lara çıktığı bir ortamda bunu cografik sebeplere bağlamak pek olası değil. Daha ziyade dijital beceri eksikliği ve teknolojinin gündelik hayata monte edilememiş olması güçlü sebepler olarak değerlendirilebilir. Ülkemizin potansiyelini gösteremiyor olmasını teknik sebeplerde değil de gündelik hayatın kalitesinde ve eğitim düzeyinde aramak gerekiyor gibi.
Sokaklarında kadınların acımasızca öldürüldüğü, küçük çocukların cinsel istismara tabi tutulduğu, hayatın trollerle yönlendirildiği bir ülkeden bahsediyoruz. (Not: İstatistikler için kaynak:WeAreSocial.com Digital in 2018 Raporu).