Daha güzel bir dünya hayal edebiliriz, herkesin hayata sarıldığı…
Bugün Özlem Ersoy Özkan’ın davetiyle, öğle yemeğine Beyoğlu’ndaki Hayata Sarıl Lokantası’na gittik. Ünlü şef Mehmet Gürs’ün yemeklerini yiyecektik. Ve sonra bizden kazanılan paralarla, çalışanların maaşları ve giderler karşılanacak ve akşam evsizlere yemek dağıtılacaktı. Kendisi de bir zamanlar evsiz olan Ayşe Tükrükçü, Hayata Sarıl’ın Kurucusu’nun hayaliymiş. Kendinde olursa, dağıtacakmış insanlara. Hayata Sarıl’da bu düşünü hayata geçiriyor. Evsiz, sokakta yaşayan, toplumun yok saydığı insanların hayatlarını geri kazanmaları için hizmet veriyor. Türkiye’nin en iyi şefleri de, ara ara gönüllü olarak ekipleriyle, burada yemek yapıyorlar.
Mehmet Gürs’ün bugünkü konuşması ilham verdi, yemekleri de çok lezzetliydi. Gürs Hayata Sarıl’da 24 Aralık’ta da Şemsa Denizsel’in pişireceğini haber verdi ve dedi ki: ”Bizler birbirimize rakip olabiliriz, ancak güzel işler için birbirimizi destekleriz.”
Blogumu takip edenler artık iç konuşmalarıma alışmıştır. ”İşte yeni dünya bu” dedim bu sefer de içimden. Güzel işler için insanların, şirketlerin bir araya geldiği ve kimsenin geride bırakılmadığı bir dünyanın hayalini kurabiliriz değil mi? Rekabete, güçlünün zayıfı ezmesine, insanların işsiz bırakılmasına, türlü haksızlıklara vs alıştık. Sonra bir zamanların devlerinin güçten düşmelerine de tanık olduk. Dünya hep değişti, hayat da hep gelişti. Eski iş yapma biçimleri de yakında tarihe karışacak. Birbirini ezen değil, destekleyen takdir görecek. Bu da nihai sonuçlara yansıyacak. Bunlar masum hayallar değil. Global temsilciliklerimizle, içinde bulunduğum uluslararası projelerle, katıldığım eğitimlerle vb. gelişmeleri çok yakından takip ediyorum. Sosyal inovasyon önümüzdeki günlerde özel sektörün fazlasıyla gündeminde olacak. Ve daha önce de belirttiğim gibi, iş dünyası da, iş yapma biçimleri, iş insanları da değişecek. Bu da tüm hayatımıza yansıyacak.