Hakikatin Peşinde

Şiir yazıp, yapay zeka ile beste yapmayı sevdim. Yazdıklarım iyi oluyor mu bilmiyorum ama kendimce bir tür cahil cesareti ile sürdürüyorum. Bu arada yapay zeka kavramı doğru gelmiyor bana. Zeka bence organik bir olgu. Zamanla değişebilir diye düşünüyorum. Zira düğmesine basınca kapanan bir alet bu. Evdeki televizyondan, tost makinesinden farklı değil. Peki bu farkı ne yaratabilir?
Bir varlık canlı olarak nasıl kabul edilir?
Canlı, atomlardan başlayarak moleküller, organeller, hücreler, dokular, organlar ve sistemler gibi hiyerarşik bir yapıya sahip. Bu yapılar, canlının işlevlerini yerine getirmesini sağlar. Hadi hücresel kısmı silikon transistörler, yongalar, baskılı devreler ile değiştirelim. Tam olmasa da böyle gelişmiş bir organizasyondan söz edebiliriz. Bu durum yine de zorlama gibi duruyor. Yani tam değil ama belki.
Sürdürülebilir olmak için kendi içinde enerji elde etmek gereklidir. Canlılar bünyelerinde kimyasal süreçler olan metabolizma sahibidir. Metabolizma, anabolizma (yapım süreçleri) ve katabolizma (yıkım süreçleri) olarak ikiye ayrılır. Yani enerji üretecek maddeleri bünyeye alıp, ortaya çıkan atıkları da uzaklaştırmak lazım. Yapay zekayı buna yaklaştırmak bile mümkün değil. Nvidia’dan görüntü işlemcileri alıp bunlara enerji verip çalıştırmak bu tanımı hiç karşılamıyor.
Zamanla boyut olarak büyür ve yapısal olarak gelişirler. Büyüme, hücrelerin bölünmesi veya boyutlarının artmasıyla gerçekleşir. Gelişme ise, canlının daha karmaşık bir yapıya sahip olmasıdır. Bu tabi ki kendisini geliştirip büyüyebilmesi halinde yapay zeka için de mümkündür. Ancak şu anda buna yaklaşması bile söz konusu değildir. Yapay zeka başka konularda olduğu gibi bunda da insana bağımlıdır.
Kendilerine benzer yavrular meydana getirme yeteneğine sahiptir. Üreme, eşeyli veya eşeysiz olarak gerçekleşebilir. Kendini bir yolla kopyalayıp, yeni ve daha iyi yapay zekalar üretmeyi becerebilene kadar bundan da çok uzakta.
Çevrelerindeki değişikliklere (uyaranlara) tepki gösterirler. Bu tepkiler, basit reflekslerden karmaşık davranışlara kadar değişebilir. Bu açıdan bakarsak olmuş gibi diyebiliriz. İnternetten gelen uyaranlara tepki verip yanıtlar, çıktılar üreten yapay zeka aynı insan beyni gibi kendi gerçekliği olan beynimiz gibi bir kavanoz içinde yaşar gibidir. Tesla araçlar aynı insan beyninde olduğu gibi dışarıdan kamera ve sensörlerinden gelen uyaranlardan yola çıkarak kendi gerçekliğini oluşturup ekranda göstermekte ve buna göre gideceği yere kendi başına ulaşabilmektedir. Hadi bu tamam diyelim.
Yaşadıkları ortama uyum sağlarlar. Adaptasyon, genetik değişiklikler yoluyla uzun zaman içinde gerçekleşir. Bunu da yukarıdaki üreme işini becermesi halinde gerçekleştirmek mümkün. Öyle milyon yıl debelenmeye de gerek yok. Gereken gelişmeyi yapabilirse yapay zeka istediği gibi adapte olabilir.
İç ortamlarını (sıcaklık, pH, su dengesi vb.) belirli sınırlar içinde tutabilir. Bu dengeye homeostazi denir. Bu konuda şimdiki durum içler acısı. Bozulan bir soğutucu fanı ya da kuruyup ısı iletme özelliğini yitiren bir termal macun yüzünden bir işlemci kolayca yanabilir. Bir insan olmadan kendi iç ortamını sürdürmek de şimdilik mümkün görünmüyor.
Kısmen yukarıda değindiğim özelliklerin bir kısmını sağlayan başka varlıklardan virüsler canlı sayılamazlar. Sanki canlıya değil de virüslere benziyor yapay zeka. 🙂
Canlılık için önemli olmasa da kendinin farkında olmak da bir zeka için olmazsa olmaz diye düşünüyorum.
Yakın zamanda haiper.ai, “yapay zeka video ve görüntülerinden daha heyecan verici bir alan olmadığına inanıyor ve bu nedenle kurumsal işimizi desteklemeye yönelirken web uygulamamızı kapatmaktan büyük bir üzüntü duyuyoruz” açıklamasını yaparak bu hizmeti durdurdu. Eğer sözkonusu olan kendi canlılığını sürdürebilen bir varlık olsaydı sizce bunu yapmaları bu kadar kolay olur muydu?
Özetle yapay zeka bir gün canlı olarak tanımladığımız bir hale gelebilir. Ancak bunun için gidilmesi gereken çok yol var.