Dinlenmek
“Dinleniyorum” dedi ve gözlerini kapattı… Daha vardı uyanmasına. Herkes onu “yorgun” sanıyordu. Ama onun amacı “ilahi”ydi… “İlahi Kemal” dedi içinden. “Günün bu sıcak saatinde başka amaç mı bulamadın?” dediği anda yüzünde yarım bir gülümseme belirdi…
“İyisi mi böyle durmak yerine seçim yapayım” dedi… “Müslüman olarak devam mı etsem? Yoksa Hıristiyan mı olsam? Bir köşede de Budizm duruyor” dedi… Ancak ısının mayıştırdığı günün o anında bu dizi mi yoksa o dizi mi seçsin karar veremedi… Zevzekliğine hayıflanmayı düşündü kısa bir süre ama gözlerini açmaya bile üşenecek haldeydi.
Gözünü elbet açacaktı ışığa ve gerçeğe… Güneş balçıkla da kapanmıyordu başka bir engel ile de…
“İyisi mi güneşi kapattırayım” dedi içindeki fantastik ilahi gücün etkisiyle… Gözleri kapalı olduğundan Güneş ışıkları ile aydınlanmıyor sandı etrafı… Halbuki tam gün ortasıydı. Güneş tam da tepede gölgelerin kaybolduğu vakitteydi…
Rüya alemi ile gerçeğin ince çizgisinde bir o yanda bir bu yanda adımlar attı; hangisinin hangisinden önce geldiğine kestiremeyerek…
“Dinlenmek” için yola çıkmıştı ama ne uyuyabilmiş ne de inancının karşılığını bulabilmişti paralel evreninde…
Tam da o an ortaya çıktı belgisiz bir şahıs. Bir şey attı kucağına geçerken ve aynı hızla da uzaklaştı. “Maymun gözünü açtı” derken kucağındaki zarfa bakıp içindeki tahmin etmeye çalışırken güneşin söndüğü düşüncesinin gerçek olmadığı gerçeği ile karşı kalmanın sıcaklığına karıştı şaşkınlığı…
Zarfın içinden çıkan bir MP3 çalıcıydı. Zarfın içindeki kulaklığı R ve L’ye dikkat ederek taktı. Çalıcı pause durumunda bekliyordu zaten. Kulaklıkları takıp gözlerini kapattı tekrar güneşe ve ışığa… Ne kadar görmezse sanki geceymiş veya güneş sönmüş gibi oluyordu kendi kandırmacasında…
Duyduklarına inanamadı. “Dinlenmişti”… Hem de kafasının içindekiler… Tüm o düşünceler… Kendi iç sesi seslendirmişti düşüncelerini ve düşünceleri harfi harfine kendine dinletiliyordu; kaydedilmişti…
“Yeteri kadar dinlendin” dedi bir ses… ” Hadi kalk, yerine yat artık” diye de ekledi…
Gözleri kocaman oldu, kendi düşüncelerinin dinlenmiş olması gerçeği ile dona kaldı; ne bir adım atabildi ne de bir adım geri çekilebildi… “Dinlenmişti”…