Farklı Olmak
Yaşımın yarısını geçirdiğim baba evinin bulunduğu apartmanda en üst katta yalnız bir kadın yaşardı. Ne iş yapıyor ya da yapıyor mu hiç bilmiyordum. Ama kadın ilginç bir kişilikti. Kırmızı, bazen aralarda farklı renklerle saçları, giysileri, konuşması ile ilkokul, ortaokul yıllarımı bırakın şimdi bile aykırı bir görünüşü vardı.
Benim dönemim bilir televizyonda galiba adı pasaklı Saly olan karaktere benzerdi. Ben hep şamana, kızılderiliye benzetirdim.
Sadece görünüşü değil, yaşam şeklide farklıydı. Apartmanda saat farkı olmaksızın tek zabıta çağıran kapıya zabıtayı, polisi dayayan komşuydu. 18 dairelik apartmanda sadece bizim kapımızı çalardı, belki 1 komşunun daha. Bütün apartman 17 daire birbiriyle inanılmaz bir komşuluk** yaşarken O’na farklı bakılırdı.
Neyse bugün babamı ziyaret ettiğimde babam söyledi maalesef vefat etmiş.
Yaşadığı daireyi ölmeden önce Mehmetçik Vakfına bağışlamış.
Yıllardır görünüşü ve tarzı ile belki de her bulunduğu ortamda ayrıştırılan kişi bakın nasıl büyük bir insanmış. Nasıl bir gönüle sahipmiş.
İnsan olan herkes değerlidir. İnsan olmayan kişi zaten kendini belli eder.
** komşuluk : Eskiden olan bir şey. Aynı yerde yaşayan insanların birbiriyle acı ve tatlıyı birlikte paylaştıkları güzel bir iletişim.