Hafıza Kristali
Bilim insanları, insan genomunu milyarlarca yıl dayanabilen bir “Hafıza Kristali” üzerinde saklayarak genetik planımızın yok olmasına karşı koruma sağlıyor.
Kaynaşmış kuvarsta üretilen ultra hızlı lazerle oluşturulmuş nano ızgaralara dayanarak, esasen sınırsız veri depolaması vaat eden yeni bir “5D” optik belleği yani ‘5D Bellek Kristali’
Ayrıca 5D optik diske 1978 yapımı Superman: The Movie filminden dolayı Superman Memory Crystal adı verilmiş ( Filmdeki bazı uzaylı hafıza kristallerinden dolayı bu isim verilmiş)
Bu ‘Sonsuzluk Kristali’ teknolojisi,
veri depolama formatlarının zaman içinde maruz kalabileceği tehlikelere
ve aşırı çevre koşullarına karşı dayanıklılığını artırarak,
bilgileri daha uzun süre bozulmadan saklama yeteneğimizi geliştirme amacıyla
Profesör Peter Kazansky’nin araştırma ekibi tarafından geliştirildi.
Bilim insanları, insan genomunun tamamını teorik olarak milyarlarca yıl dayanabilen bir “5D hafıza kristali”ne başarıyla kodlayarak
genetik bilgilerimizin yok olma ihtimaline karşı bile korunmasını sağladı.
Geliştirilen bu dayanıklı ortam,
360 terabayıt veri depolayabiliyor
ve yüksek sıcaklıklar, doğrudan etkiler ve kozmik radyasyon gibi aşırı koşullara dayanabiliyor
ve bu da onu en dayanıklı dijital depolama ortamı yapıyor
Oda sıcaklığında 300 kentilyon yıla kadar dayanabilen kristal,
iki optik boyut ve üç uzamsal koordinat kullanan,
“5D” olarak adlandırılan bir teknik kullanarak insan genomunu
nanoyapılı silikaya kazımak için
ultra hızlı lazerler kullanıyor.
Voyager misyonunun Altın Kayıtlarından ilham alan kristal,
aynı zamanda insan figürleri,
DNA yapısı ve temel kimyasal elementlerin resimlerini içeren,
gelecekteki uygarlıklara bilginin nasıl çözüleceğine dair talimatlar da içeriyor.
Prof. Kazansky şöyle açıklıyor:
“Kristalin üzerine kazınmış görsel anahtar, bulan kişiye
içinde hangi verilerin saklandığı
ve bunların nasıl kullanılabileceği (!)
konusunda bilgi veriyor.”
Mevcut teknoloji henüz bu verilerden karmaşık organizmaları yeniden oluşturamasa da,
Sentetik biyolojideki ilerlemeler,
gelecekte bu tür depolanmış genetik bilgilerden yapay yaşam formları üretmenin mümkün olabileceğini düşündürmekte….
Şu anda Avusturya’daki bir tuz madenindeki İnsanlığın Hafızası arşivinde saklanan kristal,
İnsan bilgisinin ve genetik mirasının
bir zaman kapsülü
olarak hizmet ediyor
ve Dünya üzerinde akla gelebilecek herhangi bir felaket olayının ötesinde uzun süre hayatta kalacak şekilde tasarlanmış….
Veri kimin elinde ise güç onda artık*
