Huzurlarda Dinlensinler…
Herkesin saygı duyulması gereken kendi inanç yapısı var, değil mi?
Kimsenin kimseye karışmaması, eleştirmemesi gerekiyor filan, neyse…
Ben bu akşam biraz kendiminkinden bahsedeceğim size…
“Kendime göre” kutsal olduğuna inandığım gecelerde, içkim varsa elimde, mumlarım varsa yanımda, loş bir ortamda, diz çöküp Yaradan’a dua edip, şükrederim misal… Müzik bile çalar arkada… Ne tür diye sormayın gari.
Ama asıl konu bu değil.
Çok uykumun ya da kafamın çok iyi olmadığı, hani yastığa iki santim kala uyumadığım hemen hemen her gece, bu dünyadan göçüp gitmiş, ama bir kenarından benim hayatıma bir şekilde dokunmuş herkes için dua ederim uyumadan önce…
Önceleri, anne-dedem (Dedekom Ahmet), Onun annesi büyükannem (Ninekom Gülzade), Babaannem (Babare Emine hanım), Anneannem (Pako) ve beni kucağına almış ve fakat onu hiç tanıyamadığım Baba-dedem Tevfik bey için dua eder, bunların yanına da aklıma gelenleri eklerdim…
Şimdilerde ilklerin yanına Baba mı da (Babako) ve yakın zamanda kaybettiğimiz Kayınpederim Hacı Orhan’ı da ekliyorum…
Kısaca liste kalabalıklaşıyor.
Bazen yatakta kendi kendime “vay arkadaş” dediğim oluyor.
Çünkü inanmayacaksınız ama, Serpil teyzeden İlhan abiye,
Korhan’dan Kudret abiye, Asım amcaya,
Kurtcebe’den Gülderen Teyzeye,
Dayko’ma ( Yaşar), Erden Yengeme, Banu’ya, Bengü’ye,
Füsun’a, Tahir amcama ve Şenhal yengeme,
Tavlacı Hasan eniştem ve Emel halama, kızları Ayla’ya,
Mehmet enişteme,
Bana rakıyı sevdiren Hüseyin eniştem ve Meral halama, kızları Nilgün ve Nükhet’e, Nükhet deyince Ülkü abi ve Selahattin abiye…
Gül Hanım ve Nezihi beye… Necla Halaya…
Kemal enişte, Nermin hanım ve Çamur Selahattin’e…
Neco’ya, Ortak Serdar’a, Ayı Osman’a, Ali’ye, Tireli Ahmet ve Kocaoğlan Levent’e…
Nevzat abiye,
Şuküfe teyzeye,
İlk öğretmenim “Nesrin Öğretmen”e,
İngilizce hocam Sezer hanıma,
Arif Mersin’e…
Şahap, Melih, İhsan ve Hüseyin amcalarıma…
Ayhan Karasan, Ali Öktem, Yusuf Kökdamar, Can Arpaç gibi iz bırakmış ağabeylerime…
İlhami’den Adnan’a…
Nihat’a…
Seymen’e ve Seçkin’e…
Feridun amcam ve Mihri teyzeme…
Mustafa amcam ve Saniye teyzeme…
Erbil’e…
Hakan Kündük ve Tunç’a…
Koray ve elbette Besim’e…
Necati Ekmekçioğlu ve Engin Erkaya’ya…
Engin Nural’a…
Hasan Gençoğlu’na…
Hem Yusuf enişteye, hem kuzen Yusuf’a…
“Ali bey” Ersönmez amcama…
Ekmel’e, Ahmet Aksoylar’a…
Zafer, Yüksel ve Erdal Keskiner kardeşlere…
Ercüment, Lemi ve Yaşar Özşahin’e…
Unuttuğum mutlaka vardır…
Ama bu isimlerin hepsi bir şekilde benim gönlüme, kalbime dokunmuş insanlar…
İnanın ki, gece dua ederken hepsi ile konuşuyor ve anlaşıyorum.
Hatta bir Fatiha bile patlatıyorum. Eğer oradan duyuyorlarsa, isteyen alır isteyen almaz. Ben almak isteyenler için dua ediyorum.
Sonra da gönül rahatlığı içinde dağılıyorum, yani uykuya dalıyorum…
Hepsi huzurlarda dinlensinler…