Leyla Erbil
ESERLERİ:
Hallaç (1961)
Gecede (1968)
Eski Sevgili (1977)
Tuhaf Bir Kadın (1971)
Karanlığın Günü (1985)
Mektup Aşkları (1988)
Cüce (2001)
Üç Başlı Ejderha (2005)
Kalan (2011)
Tuhaf Bir Erkek (2013)
Tezer Özlü’den Leylâ Erbil’e Mektuplar (1995)
Düşler Öyküler (1997)
Zihin Kuşları (1998
Leyla Erbil sadece bir yazar değil aynı zamanda siyasetle de ilgilenen, çeşitli derneklerde kuruculuk ve üyelik görevlerinde bulunan, her ortamda dik duruşunu sergilemekten kaçınmayan, çağdaş, entellektüel, belli bir dünya görüşüne sahip bir kadındır.
1931 doğumlu olan Leyla Erbil, çoğu yazar gibi edebiyata şiirle başlamış, ilk şiirlerinin bir dergide yayınlanmas,ı genç yazarı bu konuda cesaretlendirmiş, öyküler yazmaya başlamıştır. Kadıköy kız lisesini bitirdikten sonra üniversiteye devem ederken, evlenince eğitimini yarım bırakmıştır. Eşinden ayrıldıktan sonra ikinci kez evlenip Ankara’ya taşınır.
1956 yılında Uğraşsız adlı öyküsü, Seçilmiş Hikayeler Dergisinde yayınlandıktan sonra başka hikayeleri de çeşitli dergilerde okurla buluşan yazar, ilk öykü kitabı Hallaç’ı 1960 yılında yayınlamıştır. Bu kitabını hayranı olduğu ve tanıştığında, utangaç, alçakgönüllü, dürüst olarak tanımladığı Sait Faik’e ithaf etmiştir.
1961 yılında İşçi Partisine üye olan Erbil, bir yıl Zürih’de yaşadıktan sonra İstanbul’a dönmüş ve çevirmenlik yaparak devam etmiştir yaşamına. İkinci öykü kitabı Gecede ile Sait Faik Öykü Ödülüne katılmış fakat kazanamamıştır. Daha sonra hiç bir edebiyat yarışmasına katılmama kararı almış, bir çok yazar arkadaşlarıyla birlikte bu konuda Sait Faik’in mezarı başında yemin etmek için sözleşmişler ama sadece Demir Özlü, Selim İleri ve bir kaç yazar buna uymuştur.
1970 yılında Türkiye Sanatçılar Birliğini, 1974 yılında Türkiye Yazarlar Sendikasını kurmuştur. 1979 yılında Iowa üniversitesi onur üyeliğine layık görülmüş olan Erbil, üyesi olduğu Pen yazarlar derneği tarafından Nobel Edebiyat Ödülüne aday gösterilen ilk ve tek türk kadın yazarımız olarak edebiyat dünyasında çok ayrı ve özel bir yere sahiptir . Freud, James Joyce, Sartre, Dostoyevski ve Samuel Beckett ‘den etkilenmiş, eserlerinde post modern anlatım şeklini benimseyerek, bilinç akışı yöntemine sıkça başvurmuştur.
Kendine özgü farklı anlatım teknikleri olan , uzun cümleler kullanmayı seven bir yazardır. Hem özel hayatında, hem eserlerinde, her türlü diretmeye, törelerin, geleneklerin baskısına karşı çıkmış, aşağılanan, ezilen, insan yerine konmayan kadın motifini konu olarak ele almıştır.
Leyla Erbil platonik bir aşkın kahramanı olarak da adı anılan bir kadındır. Şair Ahmed Arif’in, kendisine her zaman dostluk eli uzatan Leyla Erbil’e duyduğu karşılıksız aşkı anlattığı ve Diyarbakır’da sürgündeyken, 1954 – 1959 yılları arasında yazdığı mektuplar çok yakın zamanda Leylim Leylim ismiyle yayınlanmıştır. Ama Leyla Erbil bunu göremeden 2013 yılında vefat etmiştir.