Misdirection/Hedef şaşırtmak/Yanlış yönlendirmek
*Pahalılık yerine alışveriş poşetinin tartışmaya sunulması,
*”Filenin Sultanları”nın başarısı yerine başarılı sporcuların kişisel olarak karalanması,
*İnsanların dikkatini iç meselelerden uzak tutmak için “dış düşmanların” sunulması,
*Kutuplaştırma amaçlı olarak kutsalların hedef gösterilmesi
(Nitekim Türklerde kolektif olarak Doğa; Ağaç kutsaldır, hayvanlar; köpekler de öyle…)
Bu yönlendirmeler ve diğer taktikler farklı görünebilir
ancak nihai amaç
her zaman aynı:
İnsanlara düşünecekleri ve konuşacakları
-başka- bir şey vermek…
Asıl gerçekleştirilen eylemin
görünürlüğünü, farkındalığını maskelemek…
İllüzyonistlerin en büyük silahı
‘hedef şaşırtma’ taktiğidir.
Sihirbazın
kişilerin gözlerini ve zihinlerini yönlendirmek için,
sadece görmelerini istediklerini görmeleri için kullandıkları
bu psikolojik teknik,
doğada kertenkelenin
kuyruğunu koparması gibi
hayvanlar tarafından da gerçekleştirilir
ancak bu sadece korunmak içindir;
“Toplumu yönlendirmek için “değil…
Bu aynı zamanda bilindik bir
pazarlama taktiği tabii 😉
-Spekülasyon, manipülasyon veya bilgi kirliliği yaratılarak -ya da -yanlış istihbarat verilerek-,
karşı tarafı
istediğiniz yönde davranmaya
sevk eden eylemler
gerilla pazarlama uygulamaları adı ile
sıkça yapılmakta,
yani şu malum Influencerlar niye var oldu ki (?)
Birçok *propaganda tekniği
( *ya da yaymaca /
çok sayıda insanın düşünce ve davranışlarını etkilemek amacını taşıyan önceden planlanmış bir mesajlar bütünü) de
sosyo-psikolojik araştırmalara dayanmakta
ve kesinlikle Misdirection / Hedef şaşırtmaları içermekte…
Ortak dikkatin neden olduğu
bu sosyal yanlış yönlendirme,
özellikle kitle psikolojisi, sosyal psikoloji ve bilişsel psikoloji olmak üzere, politik psikoloji gibi
bilimsel dayanaklara da sahip artık…
Elbette, örtülü doğası göz önüne alındığında
bu tamamen öznel bir konu
-birinin dikkat dağıtma olarak gördüğü şeyi
diğeri öyle gör-e-meyebilir…
Ancak dikkat dağıtmalar
uzun zamandır siyasi yaşamın ayrılmaz bir parçası…
Antik çağlarda Arenalar ne işe yarıyordu ki…
Fakat kutuplaşma bir kez ekildiğinde, kısır bir döngü haline geliyor.
ve dilimlenmiş toplumun,
“öteki” olarak gördükleri herkesi reddeden
düşman gruplara kutuplaştırılması
giderek daha acil bir sorun haline geliyor.
İletişim stratejilerine gelince,
en yaygın olanı dezenformasyon
veya manipüle edilmiş Medya ki
böyle bir bilinç ekosisteminde
son derece gelişmiş bir ” dikkat ekonomisi” gerekiyor bizlere,
Gösterileni değil, ardındakini görebilmek için
bireysel olarak gelişerek
ve bu ortamlardaki yankı odalarını akıllıca kullanarak ,
birlik ve beraberlik bilincini koruyarak!…
Kolay mı, değil elbette …