Sakuro: Kiraz Çiçeği
Japonlar’ın Her An Ölümü Yaşayan Kutsal Ağacı
Japonca bir kelime olan Sakura’nın Türkçesi “Kiraz Çiçeği” anlamındadır. Sakura, meyve vermeyen bir tür “Kiraz Ağacı”dır.
Japonya kiraz çiçeklerinde (sakura) geniş bir çeşitlilik vardır; 200’den fazla çeşidinin var olduğu bilinmektedir. Japonya’da kiraz çiçeği en popüler çeşidi Somei Yoshino’ dur.
Sakura Zensen: Kiraz çiçeklerinin açması demek…
(Japonlar için değişim)
Açtıklarında büyüleyici bir hayal alemini gözler önüne sererler…
Ancak güzelliklerinden daha fazla bir şey vardır onlarda…
Hayatın mucizesi denilebilir.
Japon kültüründe çok özel bir yeri vardır…
Çiçekleri makbuldür. Çiçekleri ağır ağır açar ama çok çabuk dökülür. Hem hayatın başlangıcını yani baharı müjdeler, hem de kaçınılmaz sonunu simgeler. Japonya’da baharın müjdecisi olmasına rağmen, daha solmadan en güzel halindeyken dallarından düşmesi sebebiyle edebiyatta ölüm ile yaşamın birlikteliğini ifade eder.
Zıtlıklar yaşamın her anında birliktedir;
Siyah ile beyaz gibi, iyi ile kötü gibi, yaşam ile ölüm gibi…
Japon Kiraz Çiçekleri: Yeniden Doğuşun Simgesi…
Samuray tarzı yaşamı kabullenmiş olan japon halkı için kiraz çiçeği büyük anlam taşımaktadır. Bunun nedeni Kiraz çiçeklerinin en güzel çağlarında solmadan direk olarak yere düşmeleridir, Samuraylar kiraz çiçeklerine bakarak olası bir savaşta her an ölümü aklına getirmekte ve felsefi bir boyuta gitmektedirler.
Kiraz çiçekleri samuraylar için hem yaşamı
hem de ani bir ölümü hatırlatmaktadırlar.
Ağaç, Japon kültüründe mükemmel güzelliği ve aynı zamanda hızlı, acısız ölümü ifade eder. Bir şeyin hem üstün güzellik hem de hızlı şekilde ölmeyi nasıl aynı anda sembolize ettiği sorusunun cevabı ise Japon kültürünün ölüme bakış açısında saklıdır.
Bu çiçek Martın son haftası ile Nisanın ilk haftası açar ve Japonya’da bu dönem kutsal sayılır. Öyle ki hava durumundan sonra bir de “Sakura Durumu” verilir. Çiçeklerin açtığı bu dönem Japonya’nın en çok turist kabul ettiği dönemdir…
Sakura’nın dalda kaldığı zamanın çok kısa olması
Japon kültüründe hayatın gelip geçici olduğunu ifade eder…
Kiraz çiçeği ağacı Çin Kültüründe dişi formu temsil edermiş. Oysa; Japon kültüründe çok daha derin bir anlam kazanmıştır.
Japonlar kiraz çiçeği ağacının yaşam döngüsünü gözlemleyerek genel olarak insan yaşamı ile Sakuro’nun benzerliğine dikkati çekmişlerdir.
Genel olarak yaşamın bir metaforik temsili olması ile birlikte, kiraz çiçeği ağacının Budizm ile derin bağlantılarının var olduğuna inanılmaktadır.
FESTİVALLERDE;
11 kentte ikişer haftalık festivallerle kutlanan “Sakura Zensen”,
Japon kültüründe hayata yeni başlangıcı simgeliyor.
Tüm halkın katıldığı coşku dolu bir bayram olmanın ötesinde, resmen Japon halkının hayatını düzenler. Pek çok önemli olay çiçeklerin açış gününe göre belirlenir. Evlilik tarihi gibi…
Mart ayında başlayıp, Mayıs’ın sonlarına kadar süren bahar, Japonlar için Hana-mi yani çiçek seyri anlamına gelmektedir. (Hanami-”Sakura çiçeklerine hayranlık”) (Ağacın gündüz ziyaretlerine hanami, gece ziyaretlerine yozakura deniyormuş.) (Sakuramori: Kiraz ağacı doktoru, kiraz ağacının bakımını üstlenen kişi)
Güzelliğin ve estetiğin simgesi olan kiraz çiçekleri açtığında, Japonlar parklara, bahçelere, tapınaklara akın ediyor. Yalnızca çiçekleri seyretmek için… Bu çiçek izleme partilerine “hanami” adı veriliyor. Hanami festivallerinin en can alıcı etkinliği, zen sükûnetine yaraşır şekilde, yalnızca yürümektir.
Okyanus ikliminin hüküm sürdüğü Japonya’da Sakuraların çiçeklenme zamanı bölgeden bölgeye değişiklik gösterir. Çiçeklerin açma zamanı iklimle paralel olarak güneyden kuzeye ilerler.
Bu güzellikler şöleni, yalnızca Japon halkını değil, dünyanın dört bir köşesinden yarım milyon turisti Sakura bahçelerine toplar.
Yüzyıllardan beri şairlere, müzisyenlere ilham veren Sakuralar, II. Dünya Savaşı’nda “kamikaze” adı verilen intihar pilotlarının da, son uçuşlarına çıkmadan uçaklarına çizdikleri bir figür olarak tarih sahnesinde yerini alıyor.
İnanışa göre,
Ülkelerini korumak için intihar görevini tamamlayan kahraman pilotlar
bir sonraki hayatlarında kiraz çiçeği olarak reenkarne oluyor.
‘Sakura’nın… hüzünlü bir yanı olduğu için çok sevilen bir kadın adı Japonya’da… Kast sisteminin çok köklü bir geçmişi bulunduğu Japonya’da, güzel ve özel olan pek çok şey gibi sakuralar da uzun yıllar yalnızca soyluların tadına varabildiği bir ayrıcalıkmış. Bugün ise kadın erkek, zengin-fakir, genç-yaşlı tüm halkın coşkuyla katıldığı bir gelenek.
Öyle ki, Japonya’da meteorolojinin en önemli ve kritik görevlerinden biri, sakura zensen’in tam tarihini tespit edebilmek. En ufak bir yanılma, Japon Meteoroloji Müdürlüğü için tam bir felaket demek. Bir defasında, bir bilgisayar virüsüne mal edilen bir yanlışlık nedeniyle tarihi yanlışlıkla beş gün erken olarak açıklanan sakura zensen’e tanıklık etmek için bahçelere koşan Japon halkı tomurcuklarla karşılaşınca büyük bir skandal yaşanmıştı. Bunun üzerine Meteoroloji Müdürü bir basın toplantısı düzenlemek ve halktan özür dilemek zorunda kalmıştı. Neyse ki, daha önce ağzı yanan yetkililer artık daha temkinli davranıyor ve küresel ısınma nedeniyle kirazların daha erken açacağını öngörebiliyor.
Kiraz çiçeklerinin açışı o kadar güzeldir ki meteoroloji tarafından her şehir için tahminleri önceden yapılır ve insanlar ona göre programlarını ayarlar.
Dünya Festivalleri İnternet Rehberi
Japonya (www.japanguide.com), Washington (www.nationalcherryblossomfestival.org), New York (www.bbg.org), Macon (www.cherryblossom.com), Philadelphia (http://jasgp.org), Los Angeles (www.sandiegotraveltips.com), Hamburg (http://3meilenvorhamburg.de)
Bu festivallerde, sakura ile ilgili ürünler epey bir popüler. Bunların arasında gıdalar ve içecekler de önemli yer tutuyor. Bunlara bazı örnekler:
• Sakura cha (桜茶, kiraz çiçeği çayı); tuzlu kiraz çiçeği üzerine sıcak su dökülerek yapılan bir çay,
• Sakura mochi (桜饼, pasta) bir sarılı yapışkan pirinç ve tatlı kırmızı fasulye yapılan bir tatlı pasta,
• Hanami Bento (花见弁当, çiçekli kutu); öğle yemeği için kutu.
TÜRKİYE’DE SAKURA
Sakura’lar Japonya’nın doğal zenginliği olarak sınıflandırılır. Bu sebeple ağacın ya da tohumunun ülke dışına çıkartılması yasaklanmıştır. Sadece belli sebeplerle 9 ülkeye gönderilmiştir. Evrensel dostluğu geliştirmek, başka ülkelerle ilişkilerini geliştirmek amacıyla hediye edilir diğer ülkelere.
Bu ülkelerden biri de Türkiyedir.
Japonya’daki Sakura Vakfı, bütün dünyada sakura ağaçlarını barışın sembolü haline getirmek için çalışır. Vakıf, çeşitli ülkelerle temaslar kurar; bu ağaçların dikilip halkın görebileceği mekanlar arar.
İstanbul’da da bundan 120 yıl önce Japonya’ya yapılan dostluk ziyaretinden dönerken batan Ertuğrul Firkateyni’nde şehit olan 600 denizcimizin anısına TEMA Vakfı’nın İstanbul Kozyatağı’ndaki Nezahat Gökyiğit Bahçesi’ne 2005’te sakura fidanları dikilmiştir. Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’nde oluşturulan ve Ertuğrul Adası adı verilen özel bir bölümde yetiştirilen sakuraların çiçeklerini görmek isteyenler, nisan ayının 10’una kadar bu benzersiz şöleni kaçırmamak için bahçeyi ziyaret eder. (0216 4564437 / www.ngbb.gen.tr). Japon kirazı sakuraların yüzlerce çeşidi var. Vakfın bize gönderdiği çeşidin adı yoko.
Ülkemize daha önce de çeşitli vesilelerle sakuralar geldi. Yalova’daki Karaca Arboretumu’nda da İstanbul’daki saray bahçelerinde de vardır.
Sakura yerini severse iyi büyür. Kökünün su altında kalmasını sevmemektedir. İstanbul’un havasında rahat yetiştiriliyor. Sakuraların çiçek süresi çok kısa. Nisan ayının ilk 10 günü bunu görmek için en uygun dönem. Japonya’da da zaten çiçeklerinin güzelliği için yetiştiriliyor.
Eğer İstanbul’da sakura turuna çıkmak isterseniz, ilk uğramanız gereken ilçe Sarıyer. Büyükşehir Belediyesi’nin ülkeler arasındaki dostluğu pekiştirmek amacıyla 2003’te Baltalimanı’nda kurduğu Japon Bahçesi’ne 52 yetişkin sakura dikilmişti. Geçen yıl Japonya’dan 12 ağaç daha gönderildi. Ücretsiz gezilebilen parkta, farklı türlerden 5 bin civarında bitki bulunuyor. İstanbul’un en yaşlı sakura ağaçları ise, Japon Bahçesi’nden kuş uçuşu 1,5 kilometre uzaklıktaki Emirgan Korusu’nda. Beyaz Köşk’ün havuz yönündeki girişinde iki büyük sakura bulunuyor. Ayrıca Beyaz Köşk’le Sarı Köşk’ü bağlayan yolda da yaklaşık beş metrelik bir sakura görebilirsiniz.
İstanbul’un üçüncü yaşlı sakurası ise Kadıköy Fenerbahçe’deki parkta. 400 yıllık sakız ağaçlarının yükseldiği, canlı bitki müzesini çağrıştıran Fenerbahçe parkında sadece bir sakura var. Bu yaşlı ağacı, parkın girişinde, sundurmalı iki kuyunun bulunduğu adada görebilirsiniz.
Zıtlıklar insan yaşantısının kaçınılmazları. Bu zıtlıklar içinde karanlıktan çıkıp aydınlığa ulaşmak için bu görsel güzelliğin içinde bulunmak en güzeli. Ne duruyorsunuz siz de takviminize işleyin ve kaçırmayın bu büyülü dünyayı…
KAYNAKLAR :
http://www.apelasyon.com
http://www.animefantastica.com/kiraz-cicekleri
http://www.japan-fans.com/showthread.php?tid=731
http://www.sakuraaikido.org/sakura-aikido-bursa.html
http://gezimanya.com/GeziNotlari/sakura-cenneti-japonya
http://www.mudanyamudanya.com/default.asp?sayfa=3&altid=6&id=1554
http://blog.milliyet.com.tr/-kiraz-agacinin-adinin-sakura-olmasi-bir-aski-ifade-edemeyeceginin-anlamini-tasimaz/Blog/?BlogNo=78825