Sisam Adası
Sisam: Aramızda sadece 300 kulaç var…
Türkiye’ye en yakın Yunan adası Sisam… Uzun yıllar Osmanlı’nın susam gereksinimini karşıladığı için Sisam adası olarak anılan, Osmanlı’dan bağımsızlığını kazanan ilk ada olan Sisam’a, 10’u halen Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bulunan 12 antik İon kentinden biri olan antik çağdaki adıyla; “Samos” diyor Yunanlı dostlarımız..
Profesör Arif Müfit Mansel, “Ege ve Yunan Tarihi” adlı kitabında, MÖ üçüncü bin yıllarından bu yana Anadolu’dan Ege Adaları’na, adalardan da Yunanistan’a insan ve kültür akışı gerçekleştiğini bildiriyor. Mansel’in bu iddiası, filolojik (dille ilgili) dayanaklara sahip. MÖ üçüncü bin yıllarında Anadolu’dan Yunanistan’a göçlerin olduğu, Yunan diliyle açıklanamayan ama Yunanistan’da çok sık görülen (ss), (tt), (nt) harfleriyle biten yer adlarının, Anadolu’nun batı ve güneybatı bölgelerinde buluna ve sonu (s), (ss) ve (nd) ile biten yer adlarına karşılık olabileceği belirtilmektedir .
İzmirli hemşerimiz Homeros’un destanları ve şiirlerinde Akalarla ilgili önemli bilgiler verilmektedir. Bu bilgilerden Akalar döneminde de şehir devletlerinin var olduğu anlaşılmaktadır. Bu şehir devletleri merkezi otoriteye sahip bir büyük devlet şeklini alamamışlardır. Akaların Ege adalarındaki hakimiyeti 300 yıl kadar sürmüştür. Rodos, İstanköy ve Kilimli adaları da Akaların önemli bir üssü olmuş, Akalar buradan Anadolu’nun güneybatı ve güney kıyılarına kadar hakimiyetlerini uzatmışlardır. Ege adalarında bağımsız ve merkezi bir birlik kurulamadı. Toprak büyüklükleri genelde 1000 km2’nin altında olan şehir devletleri şeklinde bir yönetime bağlandılar. Bu yazı dizisinde adını adaların tamamı antik çağda şehir devletleri arasında bulunuyordu. İon devletleri arasında Samos ve Sakız (Chios), Efes ve Miletos gibi önde gelen iki kentti…
Sisam, antik çağdan beri Anadolu’ya en yakın ada olmanın keyfini çatmış… Son 100 yıl öncesine kadar, Sisam Adası’nın yüzü Anadolu’ya yani Kuşadası’na dönükmüş. Sonraki Balkan Savaşı yıllarında giderek daha fazla adanın içlerine çekilmişler….
Şimdi sadece Sisam’ın değil, İkaria ve Fourni (Fırın) adasının başkenti de Samos’un en büyük kenti olan Vathi. Vathi’ye her sabah Kuşadası’ndan saat 08.30’da kalkan gemilerle ulaşmak mümkün.
Yunanistan’ın Türkiye kıyıları yakınındaki 502 kilometrekare yüzölçümüne sahip 50 bin nüfuslu adası Sisam (Samos) ünlü matematikçi Pisagor’un doğduğu yer olarak da bilinir. Kısa süre sonra İon birliğine katılan ada Geomoroslar’ın hâkimiyetinde kaldıktan sonra Perslerin eline geçti. Uzun süre çeşitli devletlerin hâkimiyetinde kalan ada, Selçuklu Türklerinin Anadolu’ya yerleşmesinden sonra Türk akıncıları tarafından fethedilmek istendi. 15. yüzyılın sonlarında Fatih Sultan Mehmed tarafından ele geçirildi. Mora’da Rum isyanı başladığı sırada ayaklanan Sisamlılar başarılı olamadı. Balkan Savaşı’na son veren Londra Antlaşması’yla da ada 1912’de Yunanistan’a bırakıldı. 2. Dünya Savaşı’nda Almanlar tarafından işgal edilen ada savaştan sonra yeniden Yunanistan’a verildi.
Alman işgali sırasında çok sayıda Sisamlı kaçarak 3-4 yıl boyunca Kuşadası ve Söke’de yaşadılar. Vathi’nin insanlarına bakınca, sanki doğup büyüdüğümüz, halkının çoğunu tanıdığımız bir adada olduğunuzu hissedebilirsiniz, Yolları, insanları, denizi, dükkanları, meyhaneleri ile pek yakın ama çok da uzak olduğunu hissedilebileceğiniz bir adadır burası.
Eğer Ada’ya keşfetmek için ulaştıysanız, yani bir çok Alman turist gibi “güneşin altında yan gelip yatmak” değilse tatil anlayışınız Liman polisinin hemen karşısında bulunan araç kiralama şirketlerine uğrayıp günlüğü 30 Euro (benzin dahil) bir araç kiralamanızı öneririz. Önce Yunanistan’daki üç yapay limandan biri olan Vathi’nin çarşısını gezmek, benzerliklerin farkına varabilmek için iyi bir fırsattır.
Vathy Limanı’nda yapılacak ikinci önemli iş ise dünyanın en büyük heykellerinden biri olan Samos Kurosu’nu görmek. Yazı içindeki fotoğrafta da görebileceğiniz gibi bir insanın üç katı büyüklüğündeki bu devasa anıt, dünyada başka yerlerde kolay görülebilir türden değil…
Vathy Limanı’nda yapılacak üçüncü ve son iş ise, kentin hemen çıkışındaki Şarap Fabrikaları Kooperatifi’nin marketine uğramak. Şehir içine oranla şarap şişesi başına 1-2 euro daha ucuz olan bu marketten, lezzetlerine kefil olabileceğimiz türden şarapları bulabilmek mümkün. Şayet dönüş gününüz Pazar değilse, bu alış verişi dönüşe de bırakabilirsiniz.
Samos günübirliğine gidilip gezilebileceği gibi, hakkıyla gezebilmek için en az üç gün kalınması gereken bir ada. Günübirlik dönüşlerde saat 17’de kalkan Türk firmalarına ait feribotları, iki-üç gün kaldığınızda ise yine 17’de dönen Türk gemilerini, ya da sabah 08.30’da Kuşadası yönüne hareket eden Yunan gemilerini tercih edebilirsiniz.
Kiraladığınız araçla ilk gideceğiniz yer ise bizce Psili Amos sahili olmalı. Psili Amos’un tam karşısı Dilek Yarımadası. Aramız ise sadece 300 kulaç. Türkiye yüzerek kaçmalara engel olmak amacıyla Dilek Yarımadası Milli Parkı’nda belli bir noktaya kadar gezme yürüme imkanı veriyor. Sisam Adası’nın karşısına yaklaşıldıkça jandarma bariyerlerinin sayısı da artıyor. Sisam’la aramızdaki 300 kulaçlık yakınlığı görebilmek için Aydın İl Jandarma Komutanlığı’ndan izin almak şart. Bizim bu tavrımıza karşı Yunanlılar, Sisam adasının en güzel plajlarından biri olan Pisili Amos’u keyifle çatıyorlar. Plajda yüzen turistlerin en büyük keyiflerinden biri 150 kulaç kadar atıp Türk karasularına girip geri dönmek… Bu yazı dizisi boyunca sık sık söyleyeceğimiz gibi aramızdan nehir gibi bir deniz akmaktadır.. Bu nehrin en dar olduğu noktalardan biri de Psili Amos sahili ile Dilek Yarımadası arasındaki noktadır…
Sisam’a nasıl gidilir?
Sisam’a gitmenin en kolay yolu Kuşadası’ndan kalkan feribotlara binmek. Her sabah Meander Travel’e (0 256 614 88 88) ait Kuşadası Ekspres adlı yolcu gemisi saat 08.30’da kalkıyor. Azim Tur ( 0 256 614 15 53) da haftanın belli günlerinde aynı saatte bir feribot kaldırıyor. Akşam saatlerinde de Sisam’a ulaşmak mümkün. Sisam’dan sabah gelen feribot saat 17.00’de kalkıyor. Bu feribotu gece Vathy limanından Pire’ye kalkan feribotlara yetişmek isteyenlerle, her gün saat 07.30’da Vathy’den kalkıp Santorini, Mykonos gibi daha turistik Yunan adalarına geçmek isteyenlerin kullandığı Nel Lines’a ait hızlı katamarana binmek isteyenler de kullanabiliyor.
Sisam’da ne yenir ne içilir? Nerede yenilir, içilir…
Sisam’a pek sık giden bir gezgin olarak, en özgün lezzetleri Kokary limanındaki Horoz Restoran’da (Kokoroz) bulduğumu ifade etmeliyim. Dostlarımızla her gidişimizde “düğmeli” denilen güneşte kurutulmuş ahtapotu özellikle tercih ediyoruz. Ama yemeğe başlarken kekiğe bulanmış keçi peynirini, zeytinyağında kızarttırmayı da seviyoruz. Ancak Sisam’ın bizce en ayırt edici yemeği başka adalarda pek bulamadığımız kalamar dolması. Sisam’ın ana merkezi olan Vathy’deki lokantaları pek başarılı bulmak mümkün değil ama Kokary’nin yanı sıra Karlovassi ve Pithagorion’daki küçük balıkçı lokantaları hem kesenize uygun, hem de son derece sağlıklı beslenme için ideal….
EGE’NİN ORTAK DİLİ
Bu yazı dizisi boyunca Türkçe ve Yunanca’daki ortak sözcükler hakkında bilgi vereceğiz. Aslında bu sözcükler Akdeniz’in ortak dilinin eserleri, kiminin kökeni Türkçe, kiminin Rumca…. Ama İtalyanca’dan, İbranice’den, Arapça’dan, Ermenice’den de alınan çok sayıda sözcük var.
Antik kökenli ortak sözcükler: (A-B)
Ahtapot-Aktapoti(8 ayaklı)-
Alarga- Alarga (açıkta dur)
Barbunya- Barbuniya
Bora- Bora
Türkçe’den Rumca’ya geçenler: (A-B)
Afyon, Ahır, Ambar, Astar, Baharat, Bahçe, Bahşiş, Bakkal, Baklava, Balta, Barut, Bayat, Bayram, Beğenmek, Bekar, Bekri, Bela, Bereket, Boğaz, Bol, Bostan, Boya, Boyacı, Budala, But, Börekt
Rumca’dan Türkçe’ye geçenler: (A-B)
Anahtar, Anason, Aforoz, Ahlat, Angarya, Avlu, Balkon, Banka, Baston, Bavul, Berber, Bezelye, Biber, Bodrum, Boğaça…
İlk Yayın: http://www.nedimatilla.org/index.php?option=com_content&task=view&id=221&Itemid=39