Tam ve Bütün Oluş
Yarın bu gece yarısından itibaren başlayan aslı ay döngüsünde olan kadim bir bayramı kutlayacağız.
Kurban bayramı kadim bilgelikten beri çok ama çok önemli, değerli, kutsal ve daha da önemlisi bütünleyici bir tören ve devamında bunun bayramıdır.
Kurban etmek ve olmak Büyük Yaratıcının Enerjisi ile bütünleşebilmek demektir. Lakin bunun için şartlar ağırdır.
Hz. İsa’nın dediği gibi “İlk Taşı en temiziniz atsın”
İşte kurbanın da temeli budur. Yoksa bir canlının kanını akıtmak veya canını alma cüretini göstermek asla değildir.
Ne yazık ki vahşi insan kadim bilgelik sembollerini de başka yere evirmiştir.
Bu muhteşem sembolde kurban edenin tıpkı kurban olan gibi tüm kabuklarından, hırslarından, egolarından, riyalarında, art niyetlerinden, korkaklıklarından, köleliklerinden, yüreği ile konuşamamaktan kısaca ayaklarını, ellerini, boğazını, kalbini, bedenini, aklını köle yapan her bir prangadan arınmış olması şarttır.
Evet.
Kurbanınız, kurbanlığınızla, tam ve bütün olsun. Tüm prangalarınız kırılmış, özgürlükleriniz tam ve mükemmel olsuz.
Yüreğiniz yanlız gözlerinizle değil, dilinizle de konuşabilsin.
Takva’nız tam ve mükemmel, hükmünüz adil olsun.
BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN…
Tıpkı MOR ÇİĞDEM ÇİÇEKLER GİBİ ÖZGÜR ve BİLGE GİBİ IŞK ÖNÜNDE DİZ ÇÖKEBİLENLERDEN OLUN.
Bu kadim sembollün enerjisi sizinle olsun.
